Anevrizma normalden daha büyük olduğunda ve komplikasyon geliştirdiğinde başka tarama ve tedavi yöntemleri gerekli olabilir.
MR Anjiyografi: Damar içindeki kan akışını ve yapısal bozuklukları detaylı bir şekilde gösterir. Aort diseksiyonu gibi acil durumların değerlendirilmesinde faydalıdır.
Aort denilen ana atar damarının farklı nedenlerle belirli bir çapı aşıp genişlemesi sonucu ortaya çıkan durum aort anevrizması olarak tanımlanmaktadır.
Aorta ulaşıldığında kan akışı geçici süre durdurulması ise için krempleme işlemi uygulanır. Daha sonrasında aorta suni bir damar takılması veya damarın dikilmesi işlemleri uygulanarak operasyon gerçekleştirilir.
Aort anevrizma taraması bilgisayarlı tomografi ile yapılabilir. Ülkemizde tansiyon ve damar sertliği probleminin yaygın olması nedeniyle, bu hasta grubunda en az bir kere aort anevrizma taramasının yapılması hayat kurtarıcı olabilir.
Kalbin sol tarafından, göğüsten bel bölgesine doğru kan iletimini sağlayan aort damarında yaş, damar sertliği, hipertansiyon gibi etkenlere bağlı olarak genişleyerek şişme ve kesecik oluşturma durumu aort anevrizması olarak tanımlanır.
Bazı enfeksiyonlar, yine damar duvarına zarar vererek anevrizma oluşum riskini arttırır. Anevrizma bir enfeksiyondan sebebiyle oluştuysa diğer anevrizma nedenlerinden farklı olarak daha hızlı oluşur ve ilerler.
Torasik aort genişlemesi de abdominal anevrizmada olduğu gibi başlangıç evrelerinde belirli belirtileri yoktur. Anlaşılması genel sağlık kontrolleri ile mümkün olabilir.
Bilgisayarlı tomografi sadece anevrizmanın boyutunu ve yerini belirlemez. Ayrıca anevrizma etrafındaki yapılar hakkında bilgi verir ve rüptür riskinin olup olmadığını da belli bir oranda ortaya koyabilir.
Aort anevrizması en sık yüksek tansiyon ve damar sertliği problemi olan hastalarda görülebilmektedir. Bunun dışında genetik hikaye, ileri yaş, Marfan Sendromu, Ehler Danlos Sendromu gibi bazı bağ dokusu hastalıkları da anevrizma gelişme riskini artworkırmaktadır.
Aort damar genişlemesi belirtileri arasında en sık şekilde karşılaşılanları şu şekilde sıralamak mümkün aort anevrizması olmaktadır:
Günümüzde, anevrizma hastalarının neredeyse yüzde ninety’ında kapalı teknikler kullanılarak anevrizma onarımı yapılabilmektedir. Kapalı teknikler, kasıktaki atardamardan girilerek genişlemiş aort bölgesine içeriden stent yerleştirme veya kaburga aralığından yaklaşık 4 cm’lik bir kesi yaparak anevrizma olan bölgenin uygun bir yapay damar ile değiştirilmesi şeklinde uygulanabilir.
Endovasküler anevrizma onarımı: Minimum invaziv bir prosedür olan endovasküler cerrahide kateter kullanılır. Aort`a yönlendirilen kateter stent greftin damar duvarına yerleştirilmesini sağlar.
This Web site is utilizing a security provider to safeguard by itself from on line assaults. The motion you only executed brought on the security Alternative. There are lots of steps that might induce this block which include publishing a specific term or phrase, a SQL command or malformed data.